Hakan Doba ‘Seyyah Gibi’ anlatıyor

LTR Hakan Doba

Sevgili Hakan Doba, öncelikle LTR ÖZEL röportajımıza katılabildiğiniz için teşekkür ederiz. Sizin de bildiğiniz gibi Londra Türk Radyosu gurbetteki vatandaşlarımızın ve soydaşlarımızın sesi olmaya özen gösteriyor. Sırf İngiltere’den değil dünyanın dört bir yanından olan dinleyicilerimizin hasretini azda olsa dindirmeye çalışıyoruz. Sizinle bugün kendinizi ve ‘SEYYAH GİBİ’ adlı albümünüzü konuşmak ve tanıtmak istiyoruz.

1. Bize biraz müzikte ilk adımlarınızı anlatır mısınız? 1992’de bir ses yarışmasına katıldınız, o günden bu güne neler oldu?

HAKAN DOBA: Sekiz yaşında blok flüt ile duyduğum her şarkıyı kulaktan çalarak başladım. Yine sekiz yaşında ilkokul 3.sınıfta ‘’Yıldızların Altında’’ şarkısı ile ilkokul müsameresinde solist olarak sahneye çıkarttılar. 🙂 1992 yılında Çukurova Akdeniz FM Radyosu’nun amatör sesler için açtığı ses yarışmasında Türk sanat Müziği dalında gençler kategorisinde 1.oldum.

2. Her şarkının özel bir hikayesi vardır, ‘Seyyah Gibi’nin hikayesini bizimle paylaşır mısınız? 

HAKAN DOBA: Seyyah Gibi şarkımızda kendimi anlattım aslında. Hayatla sürekli bir arayış ve mücadele halinde olan ve metropol şehirlerin gürültülü, keşmekeş, monoton, stresli ve koşuşturma içerisinde geçen bir yaşamdan natüralizm, doğa ve öze dönüşü anlatan bir şarkı yapmak istedim.18 yılda 3 milyon kilometre yol gezen bir adamdan bahsediyoruz… Şehir şehir, köy köy, kasaba kasaba gezen bir adamdan. Yani ben.
Farklı insanlar, yerler, kültürler ve en şahanesi de farklı yemekler tadan ve öğrenen bir Gezgin bir Seyyah… Yani ben… Seyyahlık ruhumda var… Herkese ve her konuya beste ve söz yaptım bir de kendime şarkı yapmak istedim. 🙂

3. Müzik tarzınızı nasıl tanımlarsınız? Biz biraz Kıraç’ın müzik tarzına benzettik – soranlara nasıl anlatıyorsunuz bu durumu? 🙂

HAKAN DOBA: Aslında yanlış bir tespit sayılmaz. Öncelikle başta söyleyeyim yorum ve sesimiz benzemese de tarz ve sound belki yakındır ama aynı toprakların çocuklarıyız ikimizde K.Maraş kökenliyiz. Hatta mahallelerimiz bile yanyana idi. Kıraç Bey’e beste verme keyfine ermiş bir besteci olarak bu benim için onurdur. Zaten kendisi de “Anne” şarkımı O’na hazırlamış olduğum kendi soundu ile dinledi ve beğendi. Biz albüme karar verdiğimizde sound olarak Kıraç Bey’e yakın bir soundu özellikle benim yıllardır okumuş olduğum tarza da yakın olduğu için yani Anadolu Rock değil, alaturka alternatif rock ama biraz daha soft yapalım dedik ve bu albümü başlarda Kıraç’ın yıllardır çalıştığı firma TMC Film Müzik için yapmıştık.
Ama aradaki küçük bir nüans anlayışı nedeniyle albümün yapımcılığını kendim üstlendim ve Türküola /Sony Müzik etketiyle çıkardık. Kıraç Bey de sağ olsun “Anne” isimli şarkımıza sözleriyle albüme katkıda bulundu. Çok sevdiğim ve takdir ettiğim bir yorumcudur. Ama başka Hakan Doba’da yok başka Kıraç’ta herkes kendi şahsına münhasırdır.

4. Albümdeki tüm şarkıların söz ve müzikleri kendinize ait. En çok ne zaman yazmayı seversiniz ve en çok neyi yazmayı seversiniz?

HAKAN DOBA: En çok kendimle baş başa iken, yapayalnız iken yazıyorum. Bu da en çok uzun yolda araba kullanırken oluyor. Ben yol, doğa, bitkiler, hayvanlar, güneş, ay, çeşmeler, kuşlar, koyunlar, köyler, kasabalar, camiler ve şehir nihayetinde. Arabanın motor sesi bile rahatsız etmiyor. Şarkı yazmanın bana göre kuralı olmamalı. Kendini kurallara ve belli bir kalıba sokan şarkı yazarı kısır döngüye girer ve kendini tekrar etmeye başlar. Ben çoğu zaman başka sanatçıları dinlemiyorum ki etkilenip aynı şarkılara benzer şarkı yazmamak için.
Çünkü kolay beğenmem. En çok şarkılarımda anlattığım konu özlem, hasret, ayrılık, sevgi, ölüm, kavuşma, tasavvufi ve birazda dini konular. Yani kendi bildiğim kadar felsefe yapıyorum insanlara şarkılarımda doğru mesajlar vermek istiyorum. Ne söz şarkıdan öne geçmeli ne beste sözden öne geçmeli ki şarkı güzel olsun birbirini tamamlasın. Sonrası yorumcuların işi gerek şan gerek enstrüman…

5. Konu yazmaya gelince rahatca yazıp, ilhamlanmak için özellikle gittiğiniz bir yer var mı? Mesela sırf oturup, yazmak için gittiğiniz yerler var mı?

HAKAN DOBA: Az önce de belirttiğim gibi araç kullanırken kayıt cihazım hep açıktır, ya da gece el ayak çekilince bazen. Sessizliği ve gürültüsüzlüğü seviyorum…

6. Müzik sizin için hangi önemi taşıyor ve nedir? Varsayalım ki, daha önce hiç müzikle alakası olmayan biriyle karşılaşıyorsunuz. Ona müziği nasıl anlatırdınız?

HAKAN DOBA: Müzik kendimi bildim bileli hayatımda çok önemli bir yerde. Annemin Hamiyet Yüceses, Belkıs Özener arası soprano sesi ile söylediği ninniler ve babamın Abdullah Yüce tavrıyla okuduğu şarkılar ile büyüdük ben ve kardeşlerim. Dedem ve amcam mevlithandı.

Yani ailece sesimiz fena değildir. 🙂 Kahramanmaraş acı pul biberi yemekte buna etken olabilir. 🙂 Kahramanmaraş dondurması da boğaz hastalıklarına birebirdir onunda etkisi olabilir. 🙂 Doğduğumuzda ismimiz kulağımıza bir melodi ile okunur hoca tarafından, öldüğümüzde de yine selamız belli bir musiki ile verilir. Yani müzik herkesin hayatında fani başlangıçtan yani dünyevi hayatın bitimi ve ebedi sonsuzluğun başlangıcına kadar var.

Bende böyle düşünüyor ve yaşıyorum. Müzik yaşayan ama dokunamadığımız, göremediğimiz, mucizevi bir duygu. Duymaktan yani. Ben çoğu insanın günlük hayatta farkında olmadığı sesleri duyuyor ve fark ediyorum. Ve bunlar içimde bir senfoni gibi çalıyor. Kuşlar, kapı gıcırtısı, rüzgarın sesi veya uğultusu, korna klakson sesi, çocuk bağırışı, seyyar satıcı sesleri vs… Müzik benim için Tanrı’ya ulaşmanın yollarından biri. Kendimi en iyi ifade ettiğim bir mucize.

7. Müziğe gelince hemen hemen bu soruyu sorduğum her müzisyen ‘müzik benim hayatım’ gibi cevaplar verdi. Ama hepimizin bildiği gibi maalesef hayatın kargaşasında her zaman tek müziğe yoğunluk veremiyoruz. Müzik dışında nasıl bir insandır Hakan Doba?

HAKAN DOBA: Zamanı iyi kullanmaya çalışan, planlı bir adamdır. Herkese ve herşeye zaman ayırmaya ve ilgilenmeye çalışır ama yine de yetişemez 🙂 ve üzülür. 23 yıldır aktif olarak sahnelerde canlı performans yaparken, 18 yıldır da satış pazarlama sektöründe temsilci olarak başladığım yerden bölge menejerliğine kadar yükseldim. En büyük holdinglerde çalıştım. Sabancı, Koç ve İglo & Bridsseye gibi…

1998 yılında üniversiteyi bitirince Türkiye’de müzik sektörünün kötüye gittiğini görerek gelecek kaygısı ile müziğin yanında başka bir meslek daha yapma yolunu seçtim. Halen her iki işimi de profesyonelce yürütmeye çalışıyorum.

8. Kendinizi bir enstrüman olarak anlatmanız gerekseydi – Hakan Doba en çok hangi enstrüman gibi olurdu?

HAKAN DOBA: Kendimi en çok ney üfleyerek ve ud çalarak buluyorum…

9. Kendi albümünüzden en çok ‘bu benim gözbebeğim, bu şarkı olmadan olmaz’ dediğiniz şarkı hangisi?

HAKAN DOBA: Bütün şarkılarım emek işi ve hepsi benden kopan parçalar. O nedenle hepsi de ayrı önemli benim için çünkü hepsinin bir hikayesi var ve hepsi mutlaka birilerine yazılmış şarkılar. Ayrıca çevremdeki arkadaşlarımın hikayelerinden de etkilendiğim oluyor. Aşk Yalan isimli şarkımı rahmetli eşime yazmıştım. İlk tanıştığımız zamanlarda kısa bir ayrılık yaşadığımızda.

10. Müzik piyasası çok zor bir dönem geçirmekte ve bir albüm çıkarmak için farklı farklı zorluklardan geçmek gerekiyor ve önünüzdeki adımları düşünerek atmak gerekiyor. İlerde neler yapmak istiyorsunuz, hedefleriniz nelerdir ve kendinizi her gün yeniden motive etmek için neler yapıyorsunuz?

HAKAN DOBA: 23 yıllık bir müzik geçmişim var. Yüzlerce beste ve şarkı sözü yazdım. Çoğunu saklıyorum. Kullan at şarkı yapmamaya çalışıyorum. 50 yıl sonrada beni dinlesinler istiyorum. Bu albüm ilk albümüm ama bunun gecikmesinin sebebi ben değilim müzik sektöründeki dejenerasyon ve tiraj kaygısı. Ben bugünlerin bir gün olacağından şüphem yoktu. Sadece herkesin bir zamanı var. O zamanı beklemem gerektiğini biliyordum.

Her şarabın değeri aynı değildir birbiri ile. Yıllandıkça güzelleşir. Ben popülariteden ve popülerlikten uzak durdum hala da sevmiyorum. Boğa burcuyum. Özgürlüğüme ve mideme çok düşkünümdür ve benden romantik ve duygusal kimse yoktur. Aslında anlatacak çok şey ve detay var. Ama amacım desinlerki Hakan Doba diye bir müzisyen varmış, çok güzel şarkılar yapmış deyip okusunlar ileride ve adımı andıklarında dua göndersinler yeter. Ben bunu sahnede vefat etmiş olan bestecilere yapıyorum. Kendimi motive etmek için ailem ile doğaya kaçıyorum…

11. Müziği bir hayat tarzı diye yorumladığımız için, bize biraz müzik dışındaki hobby’lerinizden anlatır mısınız? Boş vakit bulduğunuz zaman en çok ne yapmayı seversiniz?

HAKAN DOBA: Minik bir oğlum var. Bu yıl ilkokula başlıyor. Onunla geçirdiğim zamanlar en kıymetli ve keyifli zamanlar. Futbol, satranç, uzaktan kumandalı araba yarışı, sinemaya gitmek ve evdeki dağınıklığı toplama oyunu. 🙂 O pek sevmesede! 🙂

12. Dinleyicilerimize şu an okuduğunuz bir kitabı önerebilir misiniz? Özellikle de en zor anlarında vazgeçmemek için yapabileceği bir şey önerebilir misiniz?

HAKAN DOBA: En son okuduğum kitap Atatürk’ün Nutuk’u. Ondan önce de Yılmaz Özdil’in bir kitabı hatta fazla alıp başkalarına da hediye ettim o kitabı 🙂 adını vermesem daha iyi… Ama şunu da belirteyim belli radikal ideolojiler hariç herkese aynı mesafede olmayı tercih ediyorum, çünkü ben sanatla uğraşıyorum. Benim işim bu. Ben aynı anda politikacı, teknik direktör, hakem, doktor ya da yargıç olamam. Zaten müzik dışında da başka işim var satış pazarlama sektörü. Bunlar yeter de artar. Herkes kendi işini yapsa daha mutlu olur insanlar.

13. Ve son olarak Londra Türk Radyosu ve New Music Market dinleyicilerinize söylemek istediğiniz bir şey var mı?

HAKAN DOBA: Londra Türk Radyosu ve New Music market dinleyicilerine şunu söylemek istiyorum:

Uzaklar ne olursa olsun biz gurbetteki vatandaşlarımızı çok seviyoruz. Onlarda bizi sevsinler köklerini unutmasınlar ve kopmasınlar. Şu an her zamandan daha fazla birlik beraberlik ve desteğe ihtiyacımız var. Vatanımıza, kültürümüze, köklerimize ve tarihimize sahip çıkalım. Geçmişten dersler alalım. Bu coğrafyada çok acılar yaşandı. Hala yaşanıyor ama en azından biz izole kalalım. ‘’Kökleri sökülen ve yerinden kesilen ağacın dalları ve yaprakları da kuru ve yok olur.’’ Bilmem anlatabildim mi? Terörü ve teröre destek verenleri lanetliyoruz tüm insanlık olarak. Çünkü terör bir gün herkesi, her ülkeyi ve kişiyi vurabilir. Son olarak Atatürk’ümüzün veciz bir sözü ile sizlere veda etmek istiyorum ‘’YURTTA BARIŞ, DÜNYADA BARIŞ’’.
Sevgi ve Selamlarımla..
Hakan DOBA

Bizimle keyifli bir zaman geçirdiğiniz için çok teşekkür eder, yolunuzda başarılar dileriz. Bundan sonraki projelerinizde de Londra’daki dinleyicilerinize ulaşmak için burdayız.

Sevgiyle ve huzurla kalın.

YAĞMUR AYDOĞAN
Londra Türk Radyosu
twitter.com/YagmurAydogan

HAKAN DOBA‘yı sosyal medyada takip etmek için:
twitter.com/DobaHakan

«
»