Sevgili Zardanadam grubu, LTR ÖZEL / New Music Market röportajımıza katılabildiğiniz için teşekkür ederiz. Bildiğiniz gibi Londra Türk Radyosu gurbetteki vatandaşlarımızın ve soydaşlarımızın sesi olmaya özen gösteriyor. Bugün sizi ve Z-DÖNÜŞÜ adlı albümünüzü konuşmak ve dinleyicilerimize tanıtmak istiyoruz.
Bize biraz kendinizden anlatır mısınız? Grup tam olarak ne zaman kuruldu ve beraber müzik yapma kararı nasıl oluştu?
ZARDANADAM: Birçoğumuz lise yıllarında müzikle uğraşmış, çeşitli gruplarda çalmış, üniversite sonrasında ise çalışma hayatına başlamış insanlardık. Tam olarak 31.10.2001 saat 22.00 sularında kurulduk diyebiliriz. Beşiktaş’ta bir barda sohbet ederken müziği ne kadar özlediğimizi konuştuk, herhangi bir iddia ortaya koymadan tamamen keyif için bir araya gelip müzik yapmaya başladık, derken yaptığımız kayıtlar bir radyo programında çok ilgi çekince biz de daha ciddiye almaya başladık kendimizi ama her zaman müziği işlerimize paralel olarak götürdük.
‘TAMAMBÖCEĞİ’nden ‘Z-DÖNÜŞÜ’ne kadar hayatınızda neler değişti, nasıl bir yolculuğa başkoydunuz?
ZARDANADAM: 2001’den bu yana geçen 14 sene içinde 6 albüm kaydettik, yüzlerce konser verdik, albümlerimizi konsere gelenlere hediye ettik, gelemeyenlerin internetten erişmelerini sağladık. Birçok güzel müzisyen ve dinleyici ile tanıştık, çok şey öğrendik, çok şey paylaştık. Bir yandan hayatımızı kazanmak için farklı işler yaparken, çeşitli zorluklara rağmen müziği de sürdürmeye çalıştık. Grup olarak hiçbir zaman çok ünlü olmadık ama her gün birilerinin bir yerlerde şarkılarımızı dinliyor olduğunu biliyorduk ve bu müthiş bir manevi doygunluk sağlıyor.
Z-DÖNÜŞÜ’nü soranlara nasıl tanıtırsınız, neden ‘Z’-Dönüşü. İlk akla gelen meşhur U-dönüşümüz oluyor. 🙂
ZARDANADAM: Z-dönüşü 6. Stüdyo albümümüz ve 6 yıllık bir aradan sonra çıktı, bir anlamda olgunluk albümümüz diyebiliriz… 6 yıl uzun bir süre, bir çok kişi bizi unutmaya, dağıldığımızı düşünmeye başlamışken, bizler de müziksiz bir hayata doğru sürüklenirken, uçurumun kenarından geri döndük, o yüzden sert bir Z-dönüşü oldu. Z-dönüşü Türkiye’nin son dönemlerdeki radikal politik ortamını da iyi anlatan bir anlam dünyası sunuyor ayrıca, o nedenle tercih ettik.
Müzik tarzınızı nasıl tanımlarsınız? Müzik yaparken nelere özen gösterirsiniz?
ZARDANADAM: Her müzisyenin en zor cevaplayacağı sorulardan biridir bu, biz de buna pek bir cevap bulamamıştık, derken bir gün bir müzisyen dostumuz sizin müziğiniz Feel-Good Rock dedi, biz de sevdik bu tanımlamayı… Keyif almayı ve eğlenmeyi ön planda tutuyoruz, söyleyecek sözümüz olunca da bunu açıktan değil satır arasında söylemeye çalışıyoruz. Kimseleri incitmeden, göze sokmadan ama sözünü sakınmadan ve tekrara düşmeden içimizi dökmeye çalışıyoruz diyebiliriz.
Dünden bugüne şarkılarınızı dinleyicileriniz için bedava indirmeye açık tuttunuz. Bu karar çoğu müzisyenimiz için garip gelebilir, sonuçta sanatçı olarak da emeğinizin karşılığını almak istiyorsunuz. Siz bu durumu nasıl çözdünüz ve bu kararı neden aldınız?
ZARDANADAM: Bilinenin aksine müzisyenler albüm satışından pek fazla para kazanmazlar, sözleşmeleri gereği aslan payı yapımcı şirketlerin olur genellikle… Bizim tek amacımız müziğimizi sevebilecek insanlara bir şekilde ulaşmaktı o nedenle dinleyicilerle aramıza bir şirket koyma ihtiyacı duymadık. Bu şekilde çok daha farklı bir kitleye ulaştık. Kaldı ki konsere bilet alıp gelenler zaten ekonomik bir karşılık ödüyorlar, biz de konser gelirleriyle daha çok albüm yapıp dağıtıyoruz, bizim sistem böyle işliyor.
’Kafam Seninle Güzel’ albümünden yeni albümünüze kadar 6 yıl geçti, bu uzun arada tamamen müziğe de ara vermişmiydiniz yoksa hala sahnelere çıkıyormuydunuz?
ZARDANADAM: Müzikten tamamen kopmamıştık ancak işler, özel hayatlar vb. nedeniyle müziğe ayırdığımız zamanlar azalmaya başlamıştı, aynı dönemde Türkiye’de büyük festivaller ve konserler de azalmaya veya büyük organizasyon şirketlerinin tekeline girmeye başlamıştı. Bu nedenle biz de eskisi kadar çok konser yapmadık.
En sevdiğiniz, gözbebeğim dediğiniz Z-DÖNÜŞÜ şarkısı hangisi?
ZARDANADAM: Albümlerimizi satmadığımız için herhangi bir ticari kaygımız yok, hepimizin içine sinmeyen parçaları zaten albüme koymuyoruz. O nedenle hepsi evlat gibi gerçekten ayıramıyoruz.
Kendinizi bir enstrüman olarak anlatmanız gerekseydi – ZARDANADAM grubu en çok hangi enstrüman gibi olurdu?
ZARDANADAM: Çok yüksek sesli bir borazan olmak isterdik, öyle ki tüm siyasetçilerin seslerini bastırsın sesimiz…
Müziğe gelince hemen hemen bu soruyu sorduğum her müzisyen ‘müzik benim hayatım’ gibi cevaplar verdi. Ama hepimizin bildiği gibi maalesef hayatın kargaşasında her zaman tek müziğe yoğunluk veremiyoruz. Müzik dışında nasıl bir hayatınız var?
ZARDANADAM: Tolga ve Erbatur akademisyen, Utku ve Paşa özel sektörde çalışıyorlar, Cem ise davul hocalığı yapıyor. Bizler grup kurduğu için dost olan insanlar değiliz, uzun yıllardır tanışan, dost olduğu için beraber müzik yapan kişileriz, o nedenle vakit buldukça beraber eğlenmeyi, özellikle Fenerbahçe maçlarını izlemeyi seviyoruz…
Ve son olarak Londra Türk Radyosu ve New Music Market dinleyicilerimize söylemek istediğiniz bir şey var mı?
ZARDANADAM: Bizim ya da sevdiğiniz bir başka grubun albümünü koyup başka hiçbir şey yapmadan emek vererek dinlemek keyfinden mahrum bırakmayınız kendinizi…
Bizimle keyifli bir zaman geçirdiğiniz için çok teşekkür eder, yolunuzda başarılar dileriz. Bundan sonraki projelerinizde de Londra’daki dinleyicilerinize ulaşmak için burdayız.
Sevgiyle ve huzurla kalın.
YAĞMUR AYDOĞAN
Londra Türk Radyosu
twitter.com/YagmurAydogan
ZARDANADAM grubu hakkında daha fazla bilgi edinmek için…
www.zardanadam.com
ZARDANADAM FACEBOOK
ZARDANADAM TWITTER